|
|
Osmanlı'dan Japonya'ya robot |
|
|
Yazar |
Mesaj |
recep298
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 5:35 pm |
|
|
Şimdi Vahdettin Le İlgili Bişiyler Söylemek İsterim Düşününki Ülkeniz İstilaya Uğramış Anlaşma İmzalamışsınız Eliniz Kolunuz Bağlı Nasıl Bir Direniş Gösterebilirsiniz...Vahdettin İngilizlerle Dost Görünmüştür Çünkü Öyle Yapmak Zorundadır Şimdi Tayyip Erdoğanda Amarikayla Dost Gözükmüyormu GErçekte Öylemidir Acaba ???
Gel GElelim Direnişe Atatürk ün Samsuna Gitmesi Sağlandı Atatürk Yakalandığı Zaman İdam Edilecekti Ama Yakalanamadı Neden ?? Vahdettin İstanbul Hükümüti Belki Yakalanmasını İstemiyordu belki Onu DEstekliyordu Kimse Gerçekleri Bilemez VAhidettini Vatan Hainliğiyle Suçlamayın Ölülerin Günahını Almayın...
Bunu Bize Tarih Hocamız Anlatmıştı Bu SAdece Bir Teori Gerçekliği Şüphelidir... |
|
|
|
_sahmeran_
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 5:55 pm |
|
|
- karademir demiş ki:
- atatürkü bu kadar gözünüzde büyütmeyin.
şimdi banada yobaz derler
Büyük insanı büyütmeye gerek varmı? O zaten büyük... |
|
|
|
Redkit
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:02 pm |
|
|
Taşınmıştır... Osmanlı genel Osmanlı meyhanesi |
|
|
|
karademir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:02 pm |
|
|
öyle bir konuşuyorlar ki bazı yerlerde sanki tek başına savaştı tek başına kurtardı.
hiç arkasında bulunun askerler konuşulmaz varsa yoksa atatürk.
ben buna karşıyım.
onun için dedim fazla büyütmeyin.
ha baştan söyleyeyim size göre yobaz olabilirim ama ben atatürkün değil fatihin yavuz hayranıyım.
onlar aynı zamanda evliya idi.
mesela sorayım atatürk niye öldü?
neyse ben çok konuşacam hadi size kolay gelsin |
|
|
|
D4RK41
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:02 pm |
|
|
- recep298 demiş ki:
- Vahdettin İngilizlerle Dost Görünmüştür Çünkü Öyle Yapmak Zorundadır Şimdi Tayyip Erdoğanda Amarikayla Dost Gözükmüyormu GErçekte Öylemidir Acaba ???
Vahdettinle tayyibi aynı kefeye koymak çok yanlış olur...Vahdettin Zorunluluktan İngilizlerle dosttu ama tayyip doğuştan Amerikanlarla dost hemde Vahdettin zamanında ülke yıkılıştaydı fakat şuan türkiyenin hali mechul gerçi tayyip geldi Yıkılış yakındırda Hadi hayırlısı... |
|
|
|
_sahmeran_
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:07 pm |
|
|
- karademir demiş ki:
- öyle bir konuşuyorlar ki bazı yerlerde sanki tek başına savaştı tek başına kurtardı.
hiç arkasında bulunun askerler konuşulmaz varsa yoksa atatürk.
ben buna karşıyım.
onun için dedim fazla büyütmeyin.
ha baştan söyleyeyim size göre yobaz olabilirim ama ben atatürkün değil fatihin yavuz hayranıyım.
onlar aynı zamanda evliya idi.
mesela sorayım atatürk niye öldü?
neyse ben çok konuşacam hadi size kolay gelsin
Tabi ki Atatürk milli mücadele de tek başına değildi. Şu açıktır ki Kazım Karabekir olmadı ordu kurulamazdı. Rauf Orbaylar, İsmetler vardı Atatürkle beraber. Bunlar unutmak hiç mümkün olabilir mi?
Ayrıca; getirmek istediğin yeri farkettim. İnsanların özel yaşamında neler yaptığı bizi alakadar etmez. İster paketlerce sigara içer, ister şişelerce rakı. Bunlar bizi alakadar etmez.
Bende Alparslanın-Fatihin-Yavuzun hayranıyım. Bunlar evliya mertebesinde mühim insanlar. Ama Atatürkte bunların yanında önem bakımında ezilemez.
Ben Fatihide seviyorum Atatürk'ü de. Bunları birbirinden ayıramam. Sağ kol ila sol kol gibiler benim için. |
|
|
|
D4RK41
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:17 pm |
|
|
- karademir demiş ki:
- öyle bir konuşuyorlar ki bazı yerlerde sanki tek başına savaştı tek başına kurtardı.
hiç arkasında bulunun askerler konuşulmaz varsa yoksa atatürk.
ben buna karşıyım.
onun için dedim fazla büyütmeyin.
ha baştan söyleyeyim size göre yobaz olabilirim ama ben atatürkün değil fatihin yavuz hayranıyım.
onlar aynı zamanda evliya idi.
mesela sorayım atatürk niye öldü?
neyse ben çok konuşacam hadi size kolay gelsin Kardeş Herhalde anlamak istediğin gibi anlıyosun bişileri. Bunu zaten okuyan biri anlar Tek başına kimsenin bi savaşı kurtarması mümkün değil...Arkasındaki Askerler konuşulmuyo demişsinde Tabiki konuşuluyo bi kaç örnek çanakkaledeki şehitlerimiz,kazım karabekir , İsmet inönü Ama tabiki genelde önderler öne çıkar . Tarihte hep böyle olmuştur.
Bide Atatürk niye öldü demişsin Siroz hastalığından Ee Ne demeye çalışıyon Bari bi laf attın erkek gibi devamını getir bizde bilelim niye öldüğünü...
Ve son olarak Fatih ve Yavuz tabi ki evliyadır ama Atatürkünde çoğu yönden aşa kalır yanı yoktur... |
|
|
|
kadir1131
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:26 pm |
|
|
öncelikle ben Kanun-i nin hayranıyımdır
ve İlber Ortaylı nın bir kitabını okumuştum orda diyorki:
Vahdettin, Mustafa Kemali Samsuna gönderdi fakat milli mücadeleyi başlatsın diye değil ordaki İngiliz karşıtı isyanları yatıştırması için.
ayrıca Atatürk e Bandırma Vapurunu İngilizlerin zoruyla Vahdettin vermiştir. Çünkü gemi çok yaşlıydı yüksek fırtınalara dayanamazdı. Verildikten sonra telgraf görüşmeleri dinlendi anlaşıldı ki Atatürk vatanıı kurtarmak için gidecek. Hemen Sinop burnundan birkaç İngiliz savaş gemisi çıkartılıyor fakat geç kalınıyor ardından Mustafa Kemal Samsuna 19 Mayıs günü ayak basıyor.
Yazdığım şeylerin anafikri: Milli Mücadele için İngilizlere teşekkür etmek gerekebilir (Mustafa Kemal i öldürmek için yaptılar ama başaramayınca Milli Mücadele başladı o yönden bir şaka yapayım dedim fakat bu paragram dışındaki yukarıdakiler gerçektir ) |
|
|
|
Mit
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 6:56 pm |
|
|
Dosya Tasnifi Harbiye-Divan-ı Harp Dosya No : 70 Harbiye Nezareti Adliye-i Askeriye Dairesi Şube : Adet : 705 PADİŞAH BUYRUĞU
Mehmet Vahidüddin
ONAY
“Kuvayı Milliye adı altında çıkardıkları fitne ve fesatla, anayasaya aykırı olarak halktan zorla para toplamak, asker almak, bunun aksine hareket edenlere işkence ve eziyet ederek şehirleri yakıp yıkmaya kalkışmak suretiyle iç güvenliği bozanların tertipçisi oldukları iddiasıyla haklarında dava açılan, Üçüncü Ordu Müfettişliğinden alınarak askerlik mesleğinden çıkartılmış bulunan Selanikli Mustafa Kemal Efendi, Eski yirmi yedinci fırka kumandanı miralaylıktan emekli İstanbullu Kara Vasıf Bey, Eski yirminci kolordu kumandanı Mirliva Salacaklı Fuat Paşa ile Eski Vaşington elçisi ve Ankara milletvekili Midillili Alfred Rüstem ve sıhhiye eski müdürü İstanbullu Doktor Adnan Bey ile Üniversite Batı Edebiyatı eski öğretmeni Halide Edip Hanımın, ayrıntıları 11 Mayıs 1336 (1920) tarihli ve 20 numaralı karar tutanağında yazılı olduğu üzre, Mülkiye Ceza Kanunu’nun kırk beşinci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle elli beşinci maddesinin dördüncü fıkrası ve elli altıncı maddesi uyarınca, sahip oldukları askeri ve mülki rütbe ve nişanlarla, her türlü resmi ünvanlarının kaldırılmasına ve idamlarına, halen firarda bulunmaları dolayısıyla kanun hükümleri gereğince mallarının haczedilerek, usulüne göre idare ettirilmesine dair İstanbul bir numaralı sıkıyönetim mahkemesi tarafından gıyaben verilen hüküm ve karar, ele geçirildiklerinde tekrar yargılanmak üzere tasdik edilmiştir. Bu Padişah Buyruğu’nu yürütmeye Harbiye Nazırı görevlidir.
24 Mayıs 1336 (1920) Sadrazam ve Harbiye Nazırı Vekili Damad Ferid |
|
|
|
Mit
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 7:06 pm |
|
|
- karademir demiş ki:
- öyle bir konuşuyorlar ki bazı yerlerde sanki tek başına savaştı tek başına kurtardı.
hiç arkasında bulunun askerler konuşulmaz varsa yoksa atatürk.
ben buna karşıyım.
onun için dedim fazla büyütmeyin.
ha baştan söyleyeyim size göre yobaz olabilirim ama ben atatürkün değil fatihin yavuz hayranıyım.
onlar aynı zamanda evliya idi.
mesela sorayım atatürk niye öldü?
neyse ben çok konuşacam hadi size kolay gelsin Yahu bu kadar salakça yorum yazmayalim lütfen. Dönemin en buyuk guclerine karsi savasmis olan Basbugumuz ümitsiz, yikilmis bir milleti diriltmis ve direnisi baslatmistir. Gelecege guvenle bakan bir milleti yaratmistir. Buyuk devrimler yapmis, Türk'ü özüne döndürmeye baslatmistir. O dusmanlarini bertaraf etmis, dis guclerin o'na ve Türk milletine itaat etmesini saglamistir.
Ataturk baskaldirmasaydi, soyun belli olurmuydu o malum. |
|
|
|
Mit
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 7:10 pm |
|
|
- recep298 demiş ki:
- Şimdi Vahdettin Le İlgili Bişiyler Söylemek İsterim Düşününki Ülkeniz İstilaya Uğramış Anlaşma İmzalamışsınız Eliniz Kolunuz Bağlı Nasıl Bir Direniş Gösterebilirsiniz...Vahdettin İngilizlerle Dost Görünmüştür Çünkü Öyle Yapmak Zorundadır Şimdi Tayyip Erdoğanda Amarikayla Dost Gözükmüyormu GErçekte Öylemidir Acaba ???
Gel GElelim Direnişe Atatürk ün Samsuna Gitmesi Sağlandı Atatürk Yakalandığı Zaman İdam Edilecekti Ama Yakalanamadı Neden ?? Vahdettin İstanbul Hükümüti Belki Yakalanmasını İstemiyordu belki Onu DEstekliyordu Kimse Gerçekleri Bilemez VAhidettini Vatan Hainliğiyle Suçlamayın Ölülerin Günahını Almayın...
Bunu Bize Tarih Hocamız Anlatmıştı Bu SAdece Bir Teori Gerçekliği Şüphelidir... Recep, tamamda teoriye gerek yok, tarih herseyi kanitliyor, kendisi yurt disina kaçmistir. Yukardaki koydugum belgeye iyice bak, o sahsi menfaatini dusunerek hareket etmis dis guclerin etkisiyle kurtulacagini sanmis ama yanildi. Ulu Ataturk tecrubeli bir asker ve devlet adamiydi, gerekse bazi zamanlarda istihbaratçilik gorevini yerini getirmistir. |
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 7:24 pm |
|
|
Yaa evet Atatürk acaba yola çıkarken halkı arkasına alırken laik cumhuriyet kuracağım dedimi halka yok ne için savaştı halk İslam için hilafetin şerefi için savaştı . Batı özentisi taklitçi Türkiye Cumhuriyeti için değil ..! Kurtuluş savaşının simgesi Sütçü imamın fransızlara saldırmasıdır . İlk direniş maraşta böyle başlamıştır . Fransızların ninelerimizin örtülerine saldırmaları ile mücadele başlamıştır ..! Gerçi hala içimizdeki fransızlar mevcut ama onlar ancak masonların İslam düşmanlarının emellerine hizmet ederler .! bugün belçikada başı örtülü bir vekil gayet rahat bir şekilde mecliste yemin edip görevine başladı . Peki türkiyede böyle bir şey olsaydı ne olurdu sizce ? Evet haddini bildirirlerdi içimizdeki fransız öyle değilmi ? Atatürkü büyütmeye hiç gerek yok . Atatürkü tanrı falan görevlendirmemiştir böyle saçmalıklara inanmayın . Atatürk kimki yahu evliyamı nedir yani ? Madem tanrının adamı neden dini kaldırıp laik devleti kurdu ? İşte bunlar kemalist kafa yapısının kendini teselli etmesi için uydurdukları saçmalıklardır . Atatürkle birlikte savaşıp sonra ınkılaplardan sonra pişman olan bir sürü insan bulurum ben . Evet vatanı kurtardık ama dinsiz bir Türkiye cumhuriyeti kuruldu milletin giyimine kuşamına karışılan Ezanı muhammediyeye el uzatılan Darwinist teorilerin okullarda okutulduğu Dinden uzak türkiyeye layık bir laik yönetim oldu . Evet ondan hırsızlıklar sapıklıklar cinayetler artıyor ! Maneviyat eksikliği ! İmansız devlet yapısı imanlı halk karşısında bakalım nereye kadar direnecek ? İzleyelim görelim .. |
|
|
|
D4RK41
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 8:52 pm |
|
|
Nico Yazını okuduğumda Sanki Feytullahı güleni gördüm herhalde beynini fazla yıkamışlar...Atatürk Dinsiz devlet kurmuş fln yalan Seni Akpliler kafanı bulandırmış Daha tarihimizden bilgin yok gelmişsin konuşuyosun atatürk olmasa acaba hangi ırka hizmet ediyo olucaktın tabi siz alışkısınız ak olarak Gevurlara hizmete onuda yaparsınız...
Senin Dinli Devlet kavramın bunlar mı..
Hazineyi kendi menfaatleri için kullanmak başkasının rıskını yemek müslümanlıkta var mıdır?
Suçluluğu ispat edilmiş kişileri korumak Müslümanlıkta var mıdır?
Atalarımızın kanıyla alınmış toprağı kendi ırklarından olan masonlara satmak Türklükte var mıdır?
Şuankiler bile Müslümansa ondan öncekiler Peygamberdir...
Aslında sizide anlıyorum Akp emperyalist güçlerin Türkiye kolu , Tabi alamadınız atatürk yüzünden ülkeyi şimdide bu duyguları bertaraf ederek deniyosunuz fakat Burda ne olup bittiğini sizden daha iyi biliyoruz.
Hırsızlık ve sapıklık olması normal Hükümet bile yaparsa halkında yapması normal…
Bide takmışın Laiklikte Laiklik ne yani Halifelik mi başlasın şeriat mı gelsin , bide laik olunca imansız mı oluyoz siz mi imanlı oluyosunuz Hırsızlar bile imanlıysa ne günlere kaldık… |
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 9:15 pm |
|
|
Benim tarih bilgim gayet yerindedir ..! Türkiye şu anda dünyadaki 2 dinsiz ülkeden biridir Fransa ve Türkiye Kim emperyaliste toprak satmış . Türkiyedeki yabancılara toprak satışı en fazla bu sözde vatanseverler döneminde olmuştur . Millet chp zamanında açtı be Baykalın enerji bakanlığında gaz kuyrukları uydudan gözüküyordu Yaa batı taklitcisi laik Türkiyede bugün her türlü sapıklık hırsızlık arttı Neden ? Dini eğitim yokki ! Tutturmuşlar bir laiklik vırt zırt Ne kardeşim ne laikliği laik insan olmaki laik devlet olur ! laik insan zaten dinsizdir . Yolsuzluk desen ak parti bitirdi . Sahte vatanseverlerin sallamasyon rakamlarıyla yok tüpraş 50 milyar dolar kar ederken şu kadar milyar dolara sattınız falan şehir efsaneleri bırak yahu Allah aşkına şu laikçiler 80 yıldır anasını ağlattı milletin artık sussunlarda biraz refaha ulaşalım .. |
|
|
|
1641
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 9:17 pm |
|
|
nico kardeşimi sonuna kadar destekliyorum çünkü; haklı belgelerle ve mantıklı bir şekilde konuşuyor, sizin yapmış olduğunuz ise sadece saldırı kardeşim bana mantıksal konuş veya belgeler sun en azından seni kaale alayım sen ise ne yapıyorsun ezberlemişsiniz bir kaç cümle onları konuşuyorsun kim mason kim müslüman belli boşuna kendiniz yormayın istersen sana kaynaklarda veririm oku da öğren 1.Dr Rıza Nur Hayat Hatıratlarım 4 cilt (bu kitap aynı zamanda Türkiyede yasaklandı daha sonra Frankfurtta basıldı ...) 2.Sultan AII. Abdulhamit (Kemal Mısıroğlu) ve daha neler neler kadir msısroğlu kitabında belgelere de yaer ayırmıştır o yüzden öneriyorum... öle sallama konuşmayalım...Akp 'ye gelince bana ispatla ne aldı ne götürdü.... bundan önce menderse, özal şimdide tayyip bunlar halk arasıdnan çıkmış kişilerdir halkın içindendir halka daha yakındır ve türkiyemizin gelişmesine en çok katkıları olan kişilerdir.... şuankiler müslümansa öncekiler peygamberdi diyosun (acaba bunun sorumluları kim??)... niye insanlar suçu hep başkslarında arıyo da kendinden aramaya başlamıyor.... |
|
|
|
Mit
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:00 pm |
|
|
Islamda zorluluk yoktur, laik devletinin yapisida buna dayanir. Aceba hirsiz olaylarin, sapiklik olaylarin hangi toplum ve en çok hangi bölgede yapildiginida koyda bizde ogrenelim, gerçekten çok merak ediyorum. Yahu dinci gazetecinin biri degilmi genç kiza tecavuz eden siz neyden bahsediyorsunuz.
AKP iktidarinin sattiklari: http://www.oib.gov.tr/duyuru/oyk_kararlari.htm
AKP'nin Amerikan projesinin esbaskanligini yuruttugune dair kanit:
Buyuk Ortadogu Projesi: http://akpartigercegi.files.wordpress.com/2007/05/harita.jpg
Bu ulkede Turklerin kanunlari geçerlidir.
Ne kadar ilginçtirki 1641'nin saydigi tum kisiler Amerikan asigi sahsiyetlerdi. Yoksa "masonlar" Amerikan dusmani mi?
Bu arada Nico, CHP'nin neyi sattigini ortaya koyarmisin?
"Türkiye bir maymun değildir, hiçbir milleti taklit etmeyecektir. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne Batılılacaşaktır, o sadece özdeşecektir." Ulu Basbug Mustafa Kemal Atatürk
Bati ozentiligi Ismet Inönü doneminde baslamistir. Ismet Inönünde hangi irka mensup olduguda malumdur. Yerine Fevzi Cakmak pasa geçecekken o geçti ne yazik ki. Bunu unutma, biz Türküz, arap veya batili degiliz.
Abdülhamit Arabi Arnavutu yüceltirken Türkü baski altinda tutar, vatan ve millet kelimelerinin gazetelerde yayinlanmasini engeller, yüzlerce vatanseveri milliyetçiyi sürdürür, sefil eder. Modern bir çagda Türk burjuvazisinin gelisimini köstekler, milletimizin geri kalmasina yol açar. Yahudi, Ermeni, Rum, Bulgar, hatta Arnavut ve Arap gelisirken bize gene yol verilmez. Türküm diyen Yildizda günlerce sorgulanir. Bedeli Dünya Savasi'dir, NATO'dur, bugünkü geri kalmisligimizdir.
En son Mit tarafından Salı Haz. 23, 2009 10:11 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi |
|
|
|
kadir1131
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:07 pm |
|
|
''Bunu unutma, biz Türküz, arap veya batili degiliz.''
|
|
|
|
D4RK41
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:19 pm |
|
|
- Pasha_Nico demiş ki:
- Benim tarih bilgim gayet yerindedir ..! Türkiye şu anda dünyadaki 2 dinsiz ülkeden biridir
Fransa ve Türkiye
1-Kim emperyaliste toprak satmış . Türkiyedeki yabancılara toprak satışı en fazla bu sözde vatanseverler döneminde olmuştur .
2-Millet chp zamanında açtı be
Baykalın enerji bakanlığında gaz kuyrukları uydudan gözüküyordu
3-Yaa batı taklitcisi laik Türkiyede bugün her türlü sapıklık hırsızlık arttı
Neden ? Dini eğitim yokki !
Tutturmuşlar bir laiklik vırt zırt
Ne kardeşim ne laikliği laik insan olmaki laik devlet olur ! laik insan zaten dinsizdir .
4-Yolsuzluk desen ak parti bitirdi . Sahte vatanseverlerin sallamasyon rakamlarıyla
yok tüpraş 50 milyar dolar kar ederken şu kadar milyar dolara sattınız falan
şehir efsaneleri
5-bırak yahu Allah aşkına şu laikçiler 80 yıldır anasını ağlattı milletin artık sussunlarda biraz refaha ulaşalım .. 1-Yabancılara Satış En fazla Vatanseverlerde olmuş iyi Sallamışsın Biz satmadık üstüne Bide Kıbrısı aldık...Sizide bıraksak 2 Kıbrıs büyüklüğündeki Mayınlı bölgesi 44 Yıllığına özelleştiriceksinizde iyiki aklı selim adamlar var mecliste... 2-Artık bu lafı söyliycek kadarda bilgisiz olduğunu düşünmezdim Hiç o zamanları araştırdın mı? Acaba niye öyle olaylar oldu...Kıbrıstaki kanımızı yerde bırakmamak için Saldırdığımızda Sizin dost emperyalist ülkeleriniz ambargo yapmış olmasın biraz araştırın bence...Acaba Tayyip olsa aynı cesareti gösterebilicekmiydi? 3-Laik ülkedeki sapıklık demişsinde Hükümet Sapık olunca halkında özenmesi normal...Aslında amacınız belli sırayla gidiyosunuz laikliği bitirdikten sonra sıra demokrasiye gelicek ondan sonrada şeriat gelicek...Gerçi yaklaştınız sayılır demokraside bu seçimlerden sonra iyice yıprandı... 4-Heh Bide kendinizi yolsuzluklarda savunmazmısınız çok şaşırıyorum... Başbakanın oğlunun gemisi acep nerden geldi Hediyedir belki Rtük Başkanı Zahid akmanın yargılanamaması Sizin gibi müslüman evlatları nasıl suçluya cezasını veremiyo hayret herhalde vatanseverler koruyodur Acaba Dünyanın en Pahalı Sayacını satan Belediye başkanı hangi partiden ve yine hangi partiden aday gösteriliyo:!: Naylon Faturacı Maliye Bakanı Hangi Dönemdeydi acaba TCDD İzmir Limanı, 15 yıllığına şirkete 2 milyar 100 milyon ihalesiz olarak bir sözleşmeyle verilmesi acaba hangi dönemde oldu ..... Bunları Say say bitmez Allaha şükür Yolsuzluk yapmıyolar, yapsalar nolcak... 5-Refah dediğin bu olsa gerek: Şuan Akp döneminde 82 Tane fabrika kapatıldı veya özelleştirildi ve hala sırada 40 tane daha fabrika bulunmakta. Bunlardan elde edilen gelir 19.8 milyon dolardır Erbakan dahi 1996 hiç şey satmadan 31 milyar dolar kaynak sağlamıştı... Bu kadar özelleştirmeye rağmen 2002 yılında 220 milyar dolar olan borcumuz 450 milyar dolara tırmanmıştır...Cumhuriyet döneminde gerçek bir büyümenin olduğu ve borçların azaldığı tek dönem 1923-1938 yılları arasında Atatürkün dönemidir... Ve Osmanlı yıkılış döneminde bile ülkedeki birçok kurum ve kuruluş satılırken , Borçlarımızda kapanmıştır... Artık Vay halimize... |
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:23 pm |
|
|
Ak partinin sattıklarıymış peh peh peh Chp döneminde halk ekmek bulamıyordu be Baykal'ın karnesinin öyküsü
Yıl 1977-1978 arası. İktidarda CHP var. Deniz Baykal da Enerji Bakanı! Türkiye benzin, et tüpgaz ve margarin kuyruğundan geçilmiyor. Hatta az su katılmış süt kuyruğu bile. İktidarda CHP var... Ecevit Başbakan, Deniz Baykal da Enerji Bakanı!
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, 1977-1978 yıllarında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yaptığı dönemi gözler önüne seriyoruz. Deniz Baykal’ın bakanlık yaptığı dönem Türkiye kuyruklarla anılıyor. Vatandaş; et, süt, margarin, yağ, benzin, pasaport, tüp gaz almak için kuyruğa giriyordu. Az su katılmış süt ve et alabilmek için vatandaşlar kuyruğa giriyor, garları yolcular değil, yağ almak isteyenler dolduruyordu. Benzin darlığı yüzünden otobüs, minibüs ve özel araçlarına binemeyen İstanbul halkı banliyö trenlerine akın ediyor ve salkım saçak yolculuk yapıyordu. Tüpgaz, sana yağı ve pasaport için kuyruklar uzuyordu.
İşte Deniz Baykal’ın bakanlık yaptığı dönemde gazetelere yansıyan haberlerden bir kısmını yayınlıyoruz:
1- AZ SU KATILMIŞ SÜT KUYRUĞU Silivri’nin köylerinden toplanan mandıra sütü İstanbul’da kapışıldı. Halkın kısa sürede kuyruk olması üzerine konuşan sütçüler, “Biz çok az su katarız, hem de kattığımız suyun şehir şebekesinden alınmasına dikkat ederiz” dediler. Güğümlere doldurulan sütler kısa sürede kapışıldı.
2- ET KUYRUĞU “Kuyruktan yürünecek yer kalmadı. Et-Balık Kurumu sözünü tutmadı. Hani et satış mağazası açılacaktı” başlıklı haberde et almak için kuyruğa giren vatandaşların fotoğrafı yayınlandı.
3- YAĞ KUYRUĞU Haydarpaşa Garı’nı ilk defa yolcular değil, yağ almak isteyenler doldurdu. Bu sırada kaynaşan kalabalığı sıraya koymaya çalışan polis ve jandarmaların da koşuşturmalarıyla Haydarpaşa Garı tam bir ana baba gününe dönmüştür. Fotoğrafta yağ almak için bekleşenler görülüyor.
4- BENZİN KUYRUĞU Benzin kuyruğu gökyüzünden bile görünüyor: “Araç sahipleri oluşturdukları kuyruklarda beklemektedir. Bu kuyrukların uzunluğu kilometreleri bulmaktadır. Yukarıdaki fotoğraf bu görüntüyü gökyüzünden saptamakta ve sahil yolundaki benzin kuyruğunun uzunluğunu en iyi şekilde ortaya koymaktadır”(Kişisel Yorumum: Çağlayanı Google Earth'ta Çekenler Bide buna baksınlar O zaman Google yoktu Fake olma olasılığı % kaç ?)
Benzin yok, trenler tıklım tıklım dolu: Ne benzin darlığı ne de hayat pahalılığı dün İstanbul halkını evinde tutabildi. Benzin darlığı yüzünden otobüs, minibüs ve özel araçlarına binemeyen İstanbul halkı banliyö trenlerine akın etti. Bu yüzden de trenlerin özellikle Sirkeci- Halkalı arası salkım saçak hareket ettikleri görüldü
Karneler dağıtıldı ama benzin yok: İstanbul trafiğine kayıtlı 295 bin araçtan yarıya yakını karne alamadı. Vali “Karne satışına devam edileceğini” söyledi. Karne ile satış, vatandaşın ortalama on dakikalık zamanını alacak.
Arnavutköy’de 15 gündür yakıt bulamayan köylüler mazot yüklü 4 tankere el koydu: Aylardır mazotsuzluktan tarım ve tarımcılık yapamadıklarını belirten köy halkı, Ambarlı’da özel kömür işletmelerine giden 4 tankerin dağıtım kağıtlarının yasal olmadığını da iddia ettiler. Benzin yok…
Otobüsler tıklım tıklım dolu: Benzin sıkıntısının doruk noktasına ulaşması, İstanbulluları hayli güç duruma soktu. Benzinsizlik nedeniyle bazı dolmuşların çalışmaması, otobüs ve dolmuş duraklarında uzun kuyrukların oluşmasına neden oldu. Yakıt yokluğu nedeniyle bazı vapur seferleri de birleştirildi. Şehir Hatları vapurlarındaki kalabalığın yanı sıra, İstanbullular Belediye otobüslerine binebilmek için de hayli ter döktüler… Fotoğraflarda bir dolmuş durağında ümitle aracın gelmesini bekleyenler ve bir otobüste kendilerine yer bulabilmeye çalışan İstanbullular görülüyor
5- TÜPGAZ VE MARGARİN KUYRUĞU Ecevit iktidarı dönemi iş dünyasının hükümete karşı verdiği ilanlardan sonra başlayan tüpgaz ve sana yağı kuyruklarıyla hatırlanıyor.
Evet gelelim şu bizim azınlık kesimin bop zırıltısına aşağıdaki kapak yeterli olacak sanırım .. '' Bu projenin çıkış noktası, 11 Eylül saldırılarıdır. 11 Eylül 2001'de yaşanan uçaklı saldırılar sonucunda ABD ciddi bir prestij kaybına uğramış, avrupada ise islam ile terörizm tek bir ağızdan anılmaya başlamıştı.
Avrupa, yaşanan terörizmi, ortadoğu ülkelerinin ezilmişliğiyle bağdaştırıyordu. Ünlü yazar Robert Fisk'in "Ezilmiş ve aşağılanmış insanların şeytani ve korkunç zalimliği"* şeklindeki sözleri, kaynağını ortadoğudan alan küresel terörizme Avrupanın nasıl baktığını göstermektedir.
Fakat yaşananların sadece ezilmişlikle alakalı olmadığını Amerika çok iyi biliyordu. Çünkü Amerika'yı rahatsız eden bu terörist eylemlerin asıl planlayıcısı da Amerika'ydı.
1970'li yıllarda Başkan Carter döneminde ciddi bir Rusya ve kominizm tehlikesi vardı. Müslüman dünyası ise komünizmi dinsizlik olarak görüyor, Sovyetlerin tutumuna karşı sert bir tavır takınıyordu. Amerika bu durumdan faydalanarak Rusya ve komünizm tehlikesini kaldırmak için "Yeşil kuşak projesi" ni hayata geçirdi.
Sovyetlere karşı direnen müslüman Afganlar, Amerika tarafından bu proje kapsamında desteklenmiş, silah dışında sayısız Kuran-ı Kerim bastırılıp Afganistan ve Pakistan'a gönderilmiştir. Ayrıca Afgan direnişçilere Pakistan'da askeri ve dini eğitim bizzat Amerika tarafından verilmişti.
Aynı zamanda Orta Doğu'da aynı proje kapsamında "İslamcı uyanış hareketi" başlatılmış, başta El-Kaide olmak üzere köktendinci guruplar oluşturularak müslüman dünyasının kominizm ve Sovyetlere karşı tavrı sertleştirilmiştir.
Bunun bir sonucu olarak 1991 yılında SSCB çökertilmiş, kominizm tehlikesi de ortadan kalkmıştır. Amacına ulaşan Amerika, kendi yetiştirdiği köktendinci gurupları kaderine terk edince, kontrolden çıkan başta Afganistan'daki güçler, zaman içinde tamamen Amerikan ve batı karşıtı bir yapı kazandı. Bunun sonucunda kendi oluşturduğu köktendinci gurupların saldırısına maruz kalan Amerika, 11 Eylül saldırılarından sonra önlem almaya karar verir.
İkinci dünya savaşından sonra avrupa halkını kalkındırmak için hazırlanan ve Marshall yardımı olarak da bilinen projenin bir benzeri, ortadoğu için de hazırlandı. Bu amaçla Amerika, Büyük Ortadoğu Projesi'ni hayata geçirdi.
Amerika'ya ciddi stratejik bilgiler veren "Rand Cooperation"** adlı düşünce örgütü, kapsamlı bir rapor hazırlayarak Amerikan yönetimine sundu. Bu raporda müslümanlar 4 guruba ayrılmıştır***;
1- Köktendinciler 2- Gelenekçiler 3- Ilımlı İslamcılar 4- Laikler
Bu gurupların detaylı analizleri sonucunda, Büyük Ortadoğu Projesinin temelini oluşturan sonuçlara varıldı. Buna göre;
Köktendinciler: Şiddet yanlısı, saldırgan gurubu temsil etmektedir. Demokratik değerleri ve modernliği reddederler. Hristiyan unsurlara, özellikle de Amerika'ya düşmanlık beslemektedir. Sahip oldukları inanç sistemi, terörist unsurların propogandaları ile sapmış yada sapmak üzeredir.
Gelenekçiler: İslam dininin kurallarına bağlı bir guruptur. Köktendinciler gibi dinen bir sapmaya uğramamışlardır. Bu nedenle saldırgan bir tutum izlemezler. Terör yanlısı değillerdir. Fakat batıyı özellikle de Amerika'yı sevmezler. İslama karşı batıyı tehlike unsuru olarak görürler.
Ilımlı İslamcılar: İslama bağlı bir guruptur. Fakat islamın doğduğu yıllardaki sosyal ve tarihi koşulların, günümüzde yaşatılmasının dinle alakalı olmadığını düşünürler. Onlar için tek değişmez, islamın getirdiği emir ve yasaklardır. Bu gurup, eşitlik ve özgürlüğe dayalı bir devlet anlayışına sahiptir. İnanç özgürlüğünü benimserler ve her dine karşı saygıları vardır. Hayallarinde küresel bir islam modeli vardır. Tüm dünyaya islam dininin yayılmasını isterler. Terörizme ve şiddete karşıdırlar. Böyle eylemlerin, islamın yanlış anlaşılmasına sebep olacağını düşünürler.
Laikler: Din ile devlet işlerini birbirinden ayırmış tek guruptur. Dini esasları devlet işlerine karıştırmazlar. Değerler açısından batıya en yakın guruptur. Fakat laikler, otoriter bir yapıyı esas alır. Çoğunlukla solcu ve saldırgan milliyetçi bir tutum izlerler. Amerika'yı süper güç olması ve dünyadaki olaylara karışması sebebiyle sevmezler. Aşırı ölçüde Amerikan düşmanlığı besleyenler bile vardır. Ayrıca diğer islam ülkelerinde sözü dinlenebilir bir gurup da değildir. Bu nedenlerle laikler, Amerika'nın proje kapsamında iş birliği yapabileceği sadık bir grup değildir.****
Bu analize göre oluşturulacak eylem planı ise şu şekilde belirlenmiştir:
Ilımlı İslamcıların Desteklenmesi: Bu kapsamda özellikle mali destek sağlanmalı; liderlik modeli oluşturulup bu modele uygun devlet adamları desteklenmeli, başa geçmeleri için gerekli çalışmalar yapılmalı
Gelenekçilerin Eleştirilmesi: Gelenekçi kesimin kusurları eleştirilmeli fakat köktendinilere karşı da korunmalıdır.
Dikkatli şekilde Laiklerin Desteklenmesi: Köktendinciliğin ortak düşman olduğunu benimsetilmeli, komünizme kaçan aşırı solculuğun bu ülkelerde zayıflamasını sağlayarak Amerikan karşıtlığı azaltılmalıdır.
Köktendincilerle Mücadele: Yasadışı faaliyetler açığa çıkarılmalı; yaşananların islamla uyuşmadığı anlatılmalı; Amerika'ya karşı terörist eylemlerle kahramanlaştırılmaları engellenmeli.
Analize göre Türkiye, ılımlı islamcılar gurubuna dahil edilmiş, aynı zamanda projenin "model ülke"si olmuştur. Ayrıca Fethullah Gülen, ılımlı islamcılar için sofistik ve hoşgürülü tavrıyla, önemli bir lider olarak gösterilmiştir.*****
Projenin hayata geçirilmesi için 23 ülke ile (Türkiye, Moritanya, Fas, Cezayir, Tunus, Libya, Mısır, Sudan, Lübnan, Filistin, Ürdün, Suriye, Kuveyt, Irak, Suudi Arabistan, Bahreyn, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Yeman, İran, Pakistan, Afganistan) temaslar kurulmuştur.
Fakat Türkiye, "ılımlı islam ülkesi" taımlamasına sert tepki göstermiştir. Başbakan Erdoğan, "ılımlı-ılmsız islam olamaz"****** diyerek tanımlamaya karşı çıkmıştır. Genelkurmay'da Türkiye'nin laik bir ülke olduğunu, ılımlı islam kategorisine sokulamayacağını vurgulamıştır. Bunun üzerine Amerika, Türkiye için sadece "demokratik ortak" tanımını kullanmıştır.
Proje kapsamında ilk ciddi zirve, 2004 yılında Amerika'da yapıldı. Davete Türkiye, Afganistan, Irak, Ürdün, Cezayir ve Bahreyn katıldı. Mısır, Suudi Arabistan gibi birçok Arap ülkesi ise, İsrail sorunu çözülmeden böyle bir projenin başarılı olamayacağını söyleyerek davete katılmadılar.
Yapılan zirve sonucunda, Türkiye'ye model ülke olarak; Yemen'e Ortadoğu'yu temsilen; İtalya'ya ise G8'i temsilen eş-başkanlık görevi verilmiştir.
Bunun sonucunda bir basın toplantısı düzenleyen Başbakan Erdoğan, projenin islam dünyasına büyük fayda sağlayacağını; projenin İsrail'e karşı hazırlanmadığını ama BOP'un başarısı için İsrail'in de insanları öldürmemesi gerektiğini belirterek Şaron'a ciddi eleştirilerde bulunur.*******
Yaşanan bu gelişmelerin sonucunda Büyük Ortadoğu Projesi tam anlamıyla hayata geçirilmiş oldu. Fakat projenin geleceği hakkında dünyaya açıklanmış resmi bir belge bulunmamakadır. Bu nedenle projenin İslam dünyası ve Türkiye için tehlike unsurları taşıyor olabileceği, özellikle Amerikan karşıtı aşırı solcu veya kominist güçler ile hedef durumundaki köktendinci kesimler tarafından sık sık dile getirilmektedir.
----------------------------------------------------------------
*Chomsky Sayı:18 2002 **www.rand.org ***http://www.rand.org/publications/MR/MR1716/MR1716.pdf ****www.cia.gov *****Graham Fuller "Siyasal islamın Geleceği" (Rand Raporu) ****** http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=119335 *******http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=119048''
|
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:27 pm |
|
|
Bazı arkadaşlar yine karışık rakamlarla kafa bulandırmaya kalkmışlar Türkiye cumhuriyet tarihinin en güzel devrini yaşamaktadır . Halk mutludur mutluluğunu rekor oylarla seçimde göstermektedir Azgın azınlık laikçilerin derdi osmanlıdır . Onlar osmanlı hazımsızlarınıdır Yahu senin emniyet teşkilatında Posta teşkilatında danıştayında osmanlıda kuruldu. Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı İmparatorluğunun devamıdır . Sadece bir kaç sapık ideoloji yerleştirilmiş buda zamanla değişmiştir. Kimsenin şüphesi olmasınki iyiye gidiyoruz ve yeni gelen nesil bilinçli ve ahlaklı imanlı bir nesildir. Masonun zoruna gidende budur ondan cemaatlere ateş püskürmektedir..! |
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:29 pm |
|
|
Buda malum çevrelerdeki mayın zırıltısına iyi gelir Herkese benden AKPİRİN |
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:32 pm |
|
|
İşte buda Kemalist eğitim sisteminin fiyaskosu Din düşmanlığı açıkça ortada ..!
1931’de T.T.T. Cemiyeti Tarafından yazılan ve 1941 yılına kadar liselerde okutulan Tarih kitaplarında, İslam ve Hz. Muhammed’le ilgili hakarete varan ifadeler bulunuyor.
1931’de T.T.T. Cemiyeti Tarafından yazılan ve 1941 yılına kadar liselerde okutulan Tarih kitaplarında, İslam dini ve peygamberi Hz. Muhammed’le ilgili hakarete varan ifadeler kullanılıyor. Kitapların 2. cildi’nde “İslam Tarihi” başlığı ile verilen bölümde Hz. Muhammed’den “Muhammed” diye söz ediliyor ve “İslam dinini kendisinin icat ettiği, 12 yıl boyunca ancak 150 kadar kişiye İslam’ı kabul ettirdiği” öne sürülüyor.
İlk kez 1931 yılında basılan “Kemalist Eğitimin Tarih Dersleri” kitabında İslam ve Hz. Muhammed’le ilgili ilginç “küçümseyici” ifadelere yer verildiği ortaya çıktı. 1932’de de T.T.T. Cemiyeti Tarafından yazılan ve 1941 yılına kadar liselerde okutulan Tarih kitaplarında, İslam dini ve peygamberi Hz. Muhammed’le ilgili hakarete varan ifadeler kullanılıyor. Geçtiğimiz yıllarda Kaynak Yayınları’nca da basılan kitapların 2. cildi’nde “İslam Tarihi” başlığı ile verilen bölümde Hz. Muhammed’den “Muhammed” diye söz ediliyor ve “İslam dinini kendisinin icat ettiği, 12 yıl boyunca ancak 150 kadar kişiye İslam’ı kabul ettirdiği” öne sürülüyor.
“.. Muhammed 40 yaşına geldiği zaman vatandaşlarını kendisinin bulduğu ve doğru olduğuna inandığı yeni bir dine davete başladı.. Muhammed, Mekkelileri 12 yıl, sürekli bu dine davet etmişse de, bu müddet içinde, ancak 150 kadar adama İslamiyet’i kabul ettirebilmiştir.. Muhammed’in koyduğu esasların toplu olduğu kitaba Kur’an denir..”
VAHİY VE İLHAM BÖLÜMÜ
Vahiy başlığı bölümünde de, peygamberlere şair benzetmesi yapılarak onlara cinlerden ilham geldiği iddia ediliyor. “Tarihi açıdan da incelendiği zaman görülüyor ki, Muhammed birdenbire “Allah’ın resulüyüm” diyerek ortaya çıkmamıştır….
Vahiy ve ilham fikri Muhammed’den evvel de Araplarca biliniyordu. Bütün ilkel kavimler gibi, Araplar da şairlerin, akıl erdiremedikleri kuvvetlerden ilham aldıklarına inanırlardı. Bu kuvvetler Araplar için cinlerdi. Bu tür inançlar Arabistan’da her zaman o kadar canlı ve derin olmuştur ki, Muhammed dahi cinlerin varlığına samimi olarak inanmıştır.O gerçekten cinlerin şairlere şiir ilham ettiğine inanıyordu. Araplar şairleri kahin gibi kabul ederlerdi. O dinlerde cin ve melek anlayışı vardı. Muhammed’in Musa, İsa dinlerine dair öğrendikleri de kendisinde bu anlayışı kuvvetlendirmiştir. Muhammed de diğer peygamberler gibi kendisine ilham eden kuvvetin insanları kandıran bir kuvvet olmayıp onları hayra ve mutluluğa götüren ilahi bir kuvvet olduğuna samimi olarak inandı.”
KADEMELİ OLARAK PEYGAMBER OLMUŞ
Kur’an ayetlerinin, Hz.Muhammed’in sözü olduğu, ve pek çoğunun efsaneye karıştığı, ilk ayetlerin ne olduğunun ise bilinmediğinin anlatıldığı kitaplarda şu ifadeler yer alıyor; “Muhammed’in peygamberliğinin başlangıcına dair bir çok rivayet vardır.Bunlar pek çok efsaneyle karışmıştır. Hakikatte peygamberin ilk söylediği Kur’an ayetlerinin ne olduğu kati surette malum değildir.. Muhammet başlangıçta doğaçtan dini hitabette bulunan bir vaiz oldu. Muhammed vaizlikten nebiliğe, nebilikten nihayet Allah’ın resulü haline geçti..”
AYETLER HAKKINDA ÇİRKİN KIYASLAMA
Baştan sona tartışmalı ifadelerle dolu olan kitapta Kur’an-ı Kerim’in Mekke ve Medine’de nazil olan ayetleri konusunda ise şu çirkin kıyaslama yapılıyor; “Kur’an’ın düzenlenmesinde yalnız surelerin uzunluğu ve kısalığı göz önünde tutularak uzun sureler baş tarafa kısa sureler en sonuna konmuştur. Birinci devreye ait ayetler hissi ve edebidir. Medine’de söylenen ayetler ise içerik itibariyle daha ciddi olmakla beraber edebiyat açısından Mekke devri ayetlerinden aşağıdır.”
EŞKİYA BENZETMESİ
‘Muhammed’in Belli başlı Seferleri’ başlığı ile verilen bölümde de Peygamberimiz adeta eşkıya gibi anlatılıyor. “Muhammed Medine’ye yerleştikten ve az çok örgütlendikten sonra Mekke ile Suriye arasında gelip giden tüccar kervanlarına saldırılara başlamıştı. Suriye’ye ticaret için gitmiş bir kervan hepsi Kureyş kabilesine mensup 70 kadar süvariyle Mekke’ye dönüyordu. Muhammed bunu haber aldı. Kervanın yanında ne kadar servet olduğunu ve kuvvetlerinin azlığını da öğrenmişti. Muhammed Müslümanları topladı. Onlara durumu anlattı ve bu kervanı vurmak üzere Medine’den hareket edildi.”
Yine aynı tarih kitabında, Allah mefhumunun, tehlikeli hayvanlara duyulan korkudan, helal haram gibi dini emirlerinse, insanların uydurması alarak ortaya çıktığı yazılıyor. |
|
|
|
Nicomedia41
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:37 pm |
|
|
İşte .! İşte Vahdettine vatan haini diyen hainlere güzel bir kapak ! İşte HAİN enverler talatlar mithatların almanyaya kaçışları |
|
|
|
karademir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:38 pm |
|
|
öncelikle şurda tartışıyoruz terbiyesizlik yapmanın alemi yok.
ben çok aşırı milliyetçi biriyim türk tarihini çok çok iyi bilirim atatürk kısmı hariç...
ilgimi çekmedi okumadım araştırmadım.
nico yazacaklarımı yazmış zaten bana pek birşey bırakmamış
sorumu sordum cevabımıda vereyim sabah akşam içermiş atatürk türk milletide böyle bir önderin arkasından gitmiş.
ha bunada özel hayat dersiniz
ülkenin hali ortada özgür değilse kimse bu atatürkün eseridir.
dışarıya karşı özgür yaptı evet kabul ediyorum ama içeride özgür değiliz.
herşeyimize karışılıyor.
konu nerden nereye geldi farkındayım.
benim görüşlerim bunlar kimse karışamaz vazgeçiremez ama şunuda söyleyeyim sadece kendi çevremden benim gibi düşünen 100 kişi çıkarırım.
yani tek değilim böyle düşünen
ve biliyorum ki bu yazıları okuyanların içinde de benim gibi düşünen çok kişi var. |
|
|
|
1641
Üyeliği iptal edilmiştir
|
Konu: Geri: Osmanlı'dan Japonya'ya robot Salı Haz. 23, 2009 10:42 pm |
|
|
Mit bu kişilein amerikancı olduğunu sölüyor.Sen Dr Rıza nurun kim olduğunu bile bilmiyorsundur.o da aynı ittihat terakkicilerdendi kendi yaptıkları bütün herşeyi tüm açıklığıyla anlatıyor kitabında ve amerika uşaklığındanda hiç bahsetmiyor hatta öyleşeyler bahsediyoduki onlarda burda konuşulmaza..Adam kendsinin Abdulhamite olan düişmanlığını açıkça söylüyor ve daha neler neler.... o zaman kuura bakma ama Amerika dünya emperyualist gücü değildi yeni palazlanan bir ülkeydi...o zamanın sömürgeci gücü ise İngilterededir. dolayısıyla o zamanki siyasi oluşum içerisinde ingiltere baskın bir güçtür.Bana gösterir misin ameikanın o dönemde ortadoğu coğrafyasında ismi var mıydı.Lütfen bunları bilerek konuşalım ..o dönemde sultan vahdettinin nasıl Mustafa Kemali gemiyle aynı zamanda ingilizlerin izniylede samsuna gönderdiğini artık bilinen bir gerçektir.Bu sistemn geçmişinde şahibe yoksa asla arşivlerin açılmasından veya geçmişin araştırılmasından çekilmez ancak bu devlet geçmişe ait arşivleri açmamakta ve gerçekleri saklamamaktadır..... |
|
|
|
|
Osmanlı'dan Japonya'ya robot |
|
|
3 sayfadaki 4 sayfası |
Sayfaya git : 1, 2, 3, 4 |
|
|
Bu forumun müsaadesi var: |
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
|
|
|
|
| |